14 Kasım 2009 Cumartesi

CeNNeT DöNGüSü

Cennetin kapısında bekleyen şeytan sinsi gülüşüyle yaklaştı. “Önünde altın bir imkân var. Kaçırmamalı hiçbir aptal, Allah’ın beri dünyadaki yaşamına karşılık aldığı bu değerli hediyeyi. Hangi saf cennetin güzelliklerinden faydalanmak istemez. Eğer kovulmasaydım içerdik bal tatlı sularından ve âşık olurduk yaratana. Tek düze değil mi yaşamak? Beri dünyada eline geçen imkânları kullanmadın hiç ve içmedin günah şarabından da. Tanrı tanımaz bir insanın günah borcuna karşılık yaşadığı gönül rahatlığı ruhunu yüceltmez mi sence? Kendin için ne yaptın geçmişte?” kolunu kaldırdı bulutların arasından dalları sarkan elmaları göstererek. “Âdemoğlu soyundan değilmisin yaratık. Bir isteğim olsaydı eğer “cennete dönmek” olurdu. Bu yüzdendir ki bende soyun kadar gerçeklere bulanarak buradan kovuldum. Sen soyunu inkâr mı edersin? Soysuz geçmişinin günahları seni hiç yüceltimi? Yüce kitabı eline almadın mı ve okudun da inanarak zıttını yapmadın mı? Siz değilmiydiniz kendini Tanrı zanneden?” elinden tutarak şeytan. “Zavallı. Bir büyük fedakârlık beklerim senden. Bilirsin geldiğin yerde günah ne bilmedin. Ruhsuz bir bedendin gözleri at gözlüğü ile bağlı. Gurur verici yaptıkların… Ama ya yapmadıkların” uzakları gösterdi ve gözlerinin görebildiği yere bir ağırlığı kaldıramayacak bulutların üstünde belirdi. “Gördüğün dünyadır. Geldiğin yer orası. Birçok aptal, kahraman ve umutsuz barındırır içinde. Sen orda gördüklerinden ne farkın var diye düşündün mü? Tekrar söylüyorum “bir büyük fedakârlık beklerim senden”. Seni yaratana saygısızlık olarak algılama sakın. Görmediğin tatlar ve yeni bir hayat sunuyorum sana. Bir huzur gibi algılama acıda bazen güzeldir. Basit ruhları her zaman güçlendirendir. En zor zamanlarda kurtuluş bir anlık umutlu yaşanmaz mı? Sana güzel ve mutlu bir hayat temenni etmiyorum, sana acı ve gözyaşı sunuyorum. Bir bağlılık değil kendin olma özgürlüğü veriyorum. Sana en büyük günahını işleme fırsatı veriyorum!”. Bulutun ucuna yaklaştı. Ayak parmakları boşluğa bakıyordu. Tuttuğu eli çekerek yeryüzüne gösterdi. Düşünceli gözlerle aşağıya bakıyordu öteki. Gözlerini kapattı…


14kasım09

Hiç yorum yok: